Meğerse CHP’yi sadece 6’lı masa ortakları, sazan sarmalıyla hortumlamamış. 6’lı masa etrafındaki tüm paydaşlar birbirini sazan sarmalına almış!
Yetinilmemiş, CHP medyası, CHP müzahiri anketçiler, reklamcılar, PR’cılar, “küçük hesap” yapan siyasetçiler bir araya gelip CHP ve muhalif seçmeni de sazan sarmalına almış. İyi mi?
“CHP 6’LI MASA TARAFINDAN HORTUMLANDI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimlerde CHP listesinden girip 39 milletvekili çıkartan 6’ı masanın küçükleriyle ilgili tespitlerde bulunurken, CHP'nin 6'lı Masa tarafından 'hortumlandığını' söylemişti.
“CHP, seçime beraber girdiği ortakları üzerinden Türk siyasi tarihinin en büyük yankesiciliğine veya onların çok sevdiği bir ifadeyle tarihin en büyük ‘hortumlanmasına’ maruz kalmıştır. Bizzat masadaki arkadaşları tarafından ‘sazan sarmalına’ alınan Kılıçdaroğlu, gördüğümüz kadarıyla fena halde çarpılmıştır. Bunun hesabını CHP Genel Başkanı’ndan ve CHP Genel Merkezi’nden sormak da o partinin seçmenlerine düşer!”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, CHP ve Kılıçdaroğlu’nun nasıl “hortumlandığı”na ilişkin yorumundan sonra birkaç gelişme daha oldu.
O gelişmeler gösterdi ki meğerse sadece CHP değil muhalif seçmen de “hortumlanmış!”
ANKETÇİLER, REKLAMCILAR, CHP MEDYASI, CHP KALEMŞORLARI, HORTUMA DEVAM ETMİŞ
Mesela bir anket şirketi, şöyle bir açıklama yaptı: Seçimden önce seçimde çıkan sonucu bulduk. Ama açıklamadık! Aman Allah’ım..!
***
Yine seçimden önce yüzde 57, yüzde 53, yüzde 55 gibi sonuçlarla Kılıçdaroğlu’nun kazanacağını söyleyen, açıklayan anket şirketi sorumluları, “Aslında bu rakamlara hiç ulaşamadık” dedi.
Yine Kılıçdaroğlu’nun yüzde 51 ile kazanacağını ilan eden bir anket şirketi sahibi seçimden sonra, “O rakamı buldum ama yanıldım” dedi. Kılıçdaroğlu’nun yüzde 44.8 oy alması karşısında, yanılma payının ne derece büyük olduğunu bildiği halde pişkin pişkin sırıtmaya devam etti.
14 Mayıs’tan önce televizyon televizyon dolaşan bir tanesi ise seçimden sonra İsviçre Alplerinde hala tatilde!
***
Sadece anket şirketleri mi? Hayır!
CHP ve ittifak ortaklarının seçmenlerini sazan sarmalına alanlar arasında CHP medyasının önemli aktörleri de vardı.
2 yıla yakın “erken seçim” teranesini ısıtıp ısıtıp gündeme getirenler, 6’lı masanın yüzde 60 ile seçimi kazanacağını söyledi.
Erdoğan’ın hiç şansınız olmadığını söyledi. Ak Parti’nin yüzde 25’lere düştüğünü söyledi. Cumhur İttifakı’nın tükendiğini ilan etti. MHP’nin yüzde 5’i bile bulamayacağını haykırdı!
Televizyonlarda söylenenleri bir de gazete ve internet sitelerinde yazdı.
Muhalif seçmenin kafasını sazan sarmalıyla karma karışık yaptı! Seçmeni “kesin kazanıyoruz” hayaline alıştırdı.
İTİRAF CÜMLESİNİ ŞİMDİ KURDU: İLK TURDA KESİN ALIRIZ NOKTASINDA DEĞİLDİK
Sadece anketçiler ve gazeteciler mi? Hayır hayır!
Bir belediye başkanı olmasına rağmen seçildiği ilk günden bu yana potansiyel “Cumhurbaşkanı adayı” olarak kendini konumlandıran…
Ama sonrasında Kılıçdaroğlu’nun adaylığını “kerhen” destekleyen İstanbul’un Belediye Başkanı, seçimi ilk turda kazanamayacaklarını bildiklerini itiraf etti.
Ama bunu 14 Mayıs’tan önce hiç söylemedi.
Dahası 14 Mayıs gecesi 3 kez kameraların karşısına geçip, “Öndeyiz. Kazanıyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu sabaha cumhurbaşkanı ilan edilecek” diye açıklama yaptı.
Peki şimdi ne diyor? “İlk turda kesin alırız noktasında değildik!”
Aman Allah’ım. Seçmenlerine de yalan söyleyip onları da sazan sarmalına almışlar iyi mi? Önceden biliyorlarmış kazanamayacaklarını ama haftalarca “Kazanıyoruz” etiketini sosyal medyadan paylaştılar. Mitinglerde “Kazanıyoruz” dediler. Seçmenlerini de buna inandırdılar iyi mi?
Bitmedi!
BABACAN, “PARLAMENTER SİSTEM DE ÖNEMLİ AMA MEVCUT SİSTEMİ DE REHABİLİTE EDEBİLİRİZ”
2018 yılında “Cumhurbaşkanı adayımız Erdoğan” diye imza verirken aynı zamanda, Abdullah Gül’ün Erdoğan’ın karşısında muhalefetin ortak adayı olması için çalıştığını “Tam da konunun ortasındaydım” diye açıklama yapan 6’ı masanın küçüklerinden Babacan, henüz cumhurbaşkanlığı seçiminin 2’nci turu yapılmamışken ilginç bir açıklama yaptı.
CHP’nin sırtına binip girdiği Meclis’ten Cumhur İttifakı’na göz kırptı. İyi mi?
Babacan, düne kadar “ucube” dedi… Değiştirilmesi gerektiğini söylediği Cumhurbaşkanlığı sistemini rehabilite etmekten söz etti.
“Parlamenter Sistem de önemli ama mevcut sistemi de rehabilite edebiliriz. Cumhur İttifakı anayasa değişikliği konusunda ‘Gelin beraber çalışalım’ derse ona da varız” dedi.
Peki, aylarca komisyonlarda çalıştınız. Her gün “bu ucube sistemi değiştireceğiz” diye açıklama yaptınız. 84 maddelik “Geçiş Süreci Mutabakat Metni”ne ne oldu?
CHP ve seçmeniyle işininiz bitince… Parlamentoya 14 vekille girince… Ve henüz cumhurbaşkanlığı seçimi bitmemişken… Ağız değiştirdiniz. Pes doğrusu.
CHP seçmenini sazan sarmalına aldınız yalan mı?
***
Toparlayalım.
Kemal Kılıçdaroğlu sırf masada Akşener’i geriletmek ve cumhurbaşkanlığı adaylığını “onaylatmak” için Babacan, Davutoğlu, Uysal ve Karamollaoğlu’na oy oranlarına bakmaksızın “eşit olacağız” sözü verdi. Yetmedi!
Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı ve bir bakanlığı vereceği sözünü de verdi.
Yetmedi!
Bir de CHP listelerinden 39 vekillik verdi.
Kılıçdaroğlu adaylığı kaptı, 39 vekili verdi. Küçükler CHP’yi “hortumladı”, Kılıçdaroğlu kişisel ikbali uğruna buna müsaade etti.
CHP medyası… Gazetecileri… Reklamcılar… Anketçileri, pastayı paylaşmak için seçmeni kandırdı. CHP seçmenini sazan sarmalına aldı!
CHP’nin bazı yerel siyasetçileri de “İlk turda kazanamayacaklarını” bildikleri halde aylarca seçmenlerine “Kazanacağız” hayali kurdurarak sazan sarmalına devam etti!
***
Aradaki rantın boyutun bilmiyoruz. Bu süreçte kim ne kadar yükü tuttu bilmiyoruz.
Ama bildiğimiz bir şey var. 6’lı masada herkes birbirini, CHP’dekiler, CHP medyası ile anketçiler de seçmenlerini iyi kazıklamış.
Yanılıyor muyum?
